12 Eylül 2017 Salı

YAMUNA İNCELTİCİ TAYT KORSE KADAR ETKİLİ Mİ???




Herkese yeniden merhaba... Yine çok sorulan bir sorunun cevabı ile geldimmm... Blogda en çok okunan yazım Yamuna Korse den bahsettiğim yazı 🙈 hem aldığım güzel tepkiler beni mutlu ediyor hem de okunma sayısı arttıkça faydam olduğunu düşünüyorum. Çünkğ bu tarz ürünleri almadan önce uzun bir araştırma evresi oluyor benim de kurcalamadığım sayfa blog internet sitesi kalmadı 😊 Günümüzde her türlü dolandırıcılık had safhada. İnsan şüphe ediyor almadan önce. O yüzden ben bir ürün almadan önce nelere dikkat ediyorsam burada sizlere onun cevabını vermeye çalışıyorum.
Haydi başlayalım o zaman... Sondan başa doğru gideceğim önce sonuç sonra o sonuca nasıl ulaştığımdan bahsedeceğim...
Tayta başlamadan önce ölçülerimi not aldım. Aynada değişiklik farkettiğimde ölçülerimi güncelledim... Buradan inceleyebilirsiniz 👇👇👇

  



Şimdi kısaca şundan bahsedeyim. Ben kolay kilo alıp veremiyorum. İncelmek için böyle bir yöntem seçme sebebim de bu zaten. Korse ve tayt benim kurtarıcım oldu. Her fırsatta iyi ki diyorum. 
Korseyi çok düzenli kullanmıştım biraz da hırslıydım açıkçası ama tayt öyle olamadı maalesef. Evde olduğum zamanlarda sabahtan giyip birkaç saat sonra çıkartıp duşumu alıyordum. Ancak bir hafta haftada 3 gün giydiysem sonra 2 hafta giymediğim zamanlar oldu. Giydiğim zamanlarda sırılsıklam terlemeden çıkartmadım. Saati günden g0ne havanın sıcaklığına göre farklılık gösterdi haliyle... Yaklaşık 3 ay gibi bir süre bu şekilde düzensiz kullandım ve etrafımdan olumlu tepkiler almaya başladım. Aynada fark hissetmiyordum açıkçası. Sadece cildim daha sağlıklı duruyordu daha dinç hissettiriyordu. Sonra acaba gerçekten inceldim mi diye yeniden fotoğraf çekip yanyana getirince farkettim elde ettiğim incelmeyi. 


Düzensiz kullandığım halde elde ettiğim bu sonuç bana motivasyon sağladı. Kendime söz verdim düzenli kullanıp sporla destekleyeceğim diye.  Fotoğrafın ertesi günü spora başladım. 2 hafta ip atladım. Sonrasında evde 1er saat egzersizler yapmaya başladım. Spor yaptığım günler 1 saat diğer günler 3-4 saat giydim taytı. Yine korseyi kullanmaya da devam ettim fakat onu da haftada birkaç güne indirdim. Sürekli olarak korseye alışsın istemiyorum vücudum.  Düzenli kullanım sonrası elde  ettiğim sonuç ve güncel halim aşağıdaki fotoğrafta var. Hem korsenin hem taytın etkisi belli diye düşünüyorum. 


ETKİLERİ NELER?
* Terleterek yağ yakmanızı sağlıyor
* Kan dolaşımını artırarak daha canlı daha diri bir görünüm sağlıyor
* Selülit görünümünü azaltıyor


KORSE KADAR HIZLI SONUÇ VERİYOR MU?
Hayır! Yani bence verse esas sorun o olurdu. Çünkü korse gibi sizi sıkarak vücudunuzu şekle sokmuyor. Sizi terleterek yağ yakmanızı incelmenizi sağlıyor. Korsede durum çok başka.  Bana kalırsa korseye kıyasla daha kalıcı daha sağlıklı bir incelme sağlıyor. Sabırlı ve istikrarlı olmak alacağınız güzel sonucun anahtarı diye düşünüyorum 

EVDE Mİ DIŞARIDA MI?
 Evde kullanımı daha rahat çünkü kumaşı gereği biraz hışırdıyor açıkçası. Ama ben üzerine eşofmanımı giyip yürüyüşe çıkıyorum paçalarımdan ter aka aka dönüyorum 😊 eşoftman hışırdamasını önlüyor  dolayısıyla dışarda giymemeniz için bir sebep kalmıyor. 

BEDEN SEÇİMİNİ NASIL YAPMALIYIM? 
Ürünün kumaşı oldukça kalın ve esneme payı az olan bir kumaş.  O nedenle tayt nasılsa esner diye düşünüp küçük beden almayın. Likralı pantolon bedeninize göre değil de normal kumaş pantolon bedeninize göre seçim yapmanızda fayda var. Ben tayttan önce 40 giyiyordum şuan 38 beden giyiyorum. 

TEMİZLİĞİNİ NASIL YAPIYORUM? 
30 derecede makinada yıkanabileceği söylense de ben elde yıkamayı tercih ediyorum. Her kullanım sonrası bir su tutup iyice sıkıp kurutuyorum. Herhangi bir sorun yaşamadım şimdiye kadar. 

UZUN MU ALMALIYIM KISA MODEL Mİ?
Bence uzunu daha kullanışlı. Daha önce başka bir marka kısa kullanmış biri olarak daha rahat edeceğinizin ve daha iyi sonuç alacağınızın garantisini verebilirim. 

Son olarak ilk kez burada rastlayanlar için ürünü @yamunakorse instagram sayfasından inceleyebilir fiyat bilgisi alabilir internet sitelerinden alışveriş yapabilirsiniz. Sitelerine gitmek için Buraya tık tık💕


Şimdilik aklıma gelenler bunlar başka sorularınız varsa seve seve cevaplarım. Yeniden görüşmek üzere 😊



29 Haziran 2017 Perşembe

Ben Kimim? Neyim?







Herkese Merhabalar... 
Mayıs ayında bu yana yazmayı düşündüğüm Ben Kimim yazısını nihayet kaleme aldım umarım beni tanımak isteyenler için yeterli olur. 

13 Mayıs 1991 Adana doğumluyum... Bir erkek kardeşim bir de kız kardeşim var (köpeğimiz Tatlım :)  )... 1.67 boyunda 57 kiloyum ( soruluyor napim :) )
Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümü mezunuyum. 7 sene Ankara'da yaşadıktan sonra 2015te Adana'ya ailemin yanına döndüm. Aile danışmanlığı ve / veya öğrenci koçluğu üzerine çalışmak istiyorum. 

Küçüklüğümden beri boş durmadım hiç. 12 sene Klasik bale eğitimi aldım. Uzun yıllar okulumu halk oyunlarında temsil ettim. Klişelerdense tenis oynamayı, yüzmeyi hepsinden daha çok mutfakla ilgilenmeyi çok severim. Yaklaşık 10 senedir etrafımdakilerden farklı olarak nailartla ilgileniyorum.Hobi olarak instagram sayfamı açtım.. En büyük hayalim ise butik pasta tasarımları yaptığım küçük bir kafe sahibi olmak.
Snapchat ve burada kullandığım tarifleri zaman zaman paylaşıyorum :)

2011de blog yazmaya merakım oluştu ve üniversiteden bir arkadaşımla blog açtık ancak o zaman bu kadar çok kullanan yoktu nasıl ilerleyeceğimizi bilemeyip bıraktık. Yine de beni o zamanlardan tanıyanlar var. 22 Nisan 2015 te instagramda Buojelerigörmelisin diyerek aranıza katıldım yeniden...

Tırnak yapım ailemin genelinde var genetik miras :) Oje sürme merakımı anneme borçluyum.. Ben çok küçükken annemin oje koleksiyonu ile büyüdüm dolayısyla bu son kaçınılmaz oldu.. instagram bi on sene önce filan olsaydı eminim annem çok başarılı bir makyaj bloggerı veya nailart bloggerı olurdu ama işte kime niyet kime kısmet :)

Nailart ile tanışmam ise bir Facebook sayfası sayesinde oldu. Nur Babayeva (umarım doğru yazmışımdır) diye Azeri bir kız vardı hem çalışmalarına hem tırnaklarına bayılıyordum. Frenchle başlayıp nazar boncuğu, çiçek ve noktalarla devam eden nailart sevdam Nur Babayeva ile nirvanaya ulaştı ve kendimi buralarda buldum.Başladığım dönem türk sayfalar yoktu ben de o yüzden blogda belki okuyan olur diyerek paylaşıyordum ama ilgi çekmeyince kendi kendime devam ettim. Her şeyin bir zamanı vardır ve benim için doğru zaman o zaman değilmiş demek ki.

Senelerdir çevremdekilere aileme arkadşlarıma nailartlar yapar oje sürerim ama tanımadığın insanların takdirini görmek inanın çok başka bir duygu. ciddi emek isteyen bir uğraş ve birilerinin emeğinize saygı duyup beğenisini dile getirmesi tüm yorgunluğunuzu alıyor. Hala düz ojeyi daha çok sevenler çoğunlukta ama bu sayfa sayesinde ben benim gibi nailarta ilgi duyan insanlar tanıdım ve bu benim daha da tutunmamı sağladı. Kişisel hesabımdan paylaştıklarım ilgi görünce ayrı bir sayfada toplamaya karar verdim. Ben küçükken İzel Çelik Ercan 3lüsünün "dönmelisin" şarkısını " dön melisim" zannedip üstüme alınırmışım :))) 
" dön melisim dön melisimm artık seni sevdiğimi bil melisimm" :D

işte bu yüzden ben de "bu ojeleri gör MELİSİN" dedim ve maceramız başladı :)
2 yılı devirdik ve güzel bir aile olduk bunu sizler sayesinde başardım.

BENCE BLOGGER?

Derin mevzu bana sorarsanız :) Blogger olduğuna inanan öyle çok kişi var ki bu benim içime pek sinmiyor. İnstagramda paylaşım yapmak bloggerlık değil esasında. Burası başka bir dünya..
Bir kere okuyucusu bile başka... Kullanılan yazı dili başka seviye başka... Burada emek var, çaba var, emeğe saygı var, burada özen var... Takip ettiğim, örnek aldığım saygı duyduğum isimler var onları ayrı bir yazıda toplayacağım.İnstagramı öyle göremiyorum maalesef. Yapmış olmak için yapılan paylaşımlar, bir başkasında tutulan paylaşımlar üzerinden taklitler... Bir de senelerdir uygulanan yöntemleri kendi keşfetmiş gibi anlatanlar da ayrı bir olay. şaşkınlıkla izliyorum... Acaba hiç mi düşünmüyorlar ya bunu bilen biri varsa benim bulmadığım anlaşılırsa insanların güvenini kaybederim diye. Çok zor olmamalı şunu şurdan öğrendim bunu burdan duydum diyebilmek. kimse size neden sen akıl etmedin demez eminim. Aynı piyasanın içindeyiz yapabileceklerimiz belli bunlara kendimizden birşeyler katarak yapma gayretindeyiz. Örnek vermek gerekirse makyaj bloggerıysan ruj swatchı paylaşman kaçınılmaz her profilde bunu görürüz ya da nailart yapan herkes illa ki nokta nokta bir nailart  bunu sahiplenmeyi anlamıyorum yapılan işe değil tarza sahip çıkmak önemli. Sonrasında zaten taklidini görenin aklına esas yapan kişi geliyor... Sayıca çok fazlayız aynı kategoride benzer paylaşım yapan çok kişi var illa ki paylaşımlar benzer olacak. Birbirinden ayıran tarzları üslupları duruşları olacak diye düşünüyorum...Hakkını vererek yapanları elbette tenzih ederek söylüyorum sözüm meclisten dışarı. Daha sayfayı açarken paylaşım yapmadan düzenini kurmadan profiline blogger yazanları ben kabul etmiyorum. Firmalara mesajlar yağdırıp ürün isteyenleri de... Tanıtım için gelen ürünleri bir kez deneyip satanlar da son zamanlarda gündemde. Bu anlamda her paylaşım yapana blogger diyerek büyük bir kitleye haksızlık ettiğimiz düşüncesindeyim.

BEN NEYİM? 

 Bir kere bir mesaj almıştım ürün satıyor musun diye. satış sayfası değilim dediğimde "peki sen nesin?" dedi bana. Beni eskiden beri takip edenler özellikle de snapchat ailem bilir kendimi blogger diye adlandırmaktan hep çekindim. Amacım bildiklerimi paylaşmak benimle ortak ilgi alanı olanlara fikir vermekti.Kafamdaki blogger kavramına erişebilmek için alınacak çok yolum var kırk fırın ekmek yemem lazım. Ben kendimi aktif instagram kullanıcısı olarak görüyordum. instagrammer ya da belki instablogger denebilir. Oje dışında paylaşım yapmamaya hep özen gösterdim hatta takı bile takmıyordum sadece oje ön planda olsun diye.Peki ne oldu? İnstagram sayfaları arz talep ile ilerliyor, büyüyor... Aldığım mesajlar doğrultusunda sayfamı şekillendirmeye başladım tarzımı oturtmaya başladım... Gelen beğenilere yorumlara göre nelerin sevildiğini tespit edip o yoldan ilerledim...Şunu farkettim ki bir süre sonra insanlar beni blogger olarak görmeye başladı ve beklentileri değişmeye artmaya başladı. İlk başlarda "şey aslında ben blogger değilim" desem de bunu değiştiremeyeceğimi farkettim. Beni takibe değer bulup fikirlerime güvendiğiniz için binlerce kez teşekkür ederim. Ben de bunun üzerine madem bunu değiştiremiyorum o zaman "blogger" kavramının altını doldurmalıyım diye düşünerek blog hesabımı yeniden açtım arasıra instagramda da oje dışı paylaşımlarla nabız yoklama aşamasındayım hala düzene sokmuş sayılmam ama çabaladığım bir gerçek. Oje ile sınırlı kal diyenler de olduğunun farkındayım ama blogu isteyenler de az değil bu nedenle ben yazayım okuyup okumamak size kalsın, birbirimize duyduğumuz saygıyı kaybetmeyelim bana yeter. Taslaklarda yazılmış olan bir sürü yazım son haline gelmek için beni bekliyor... Umarım beklentinizi karşılayabilirim :)

Hem biraz kendimden bahsetmek hem de biraz bazı konularda fikrimi paylaşmak istedim sonuna kadar okuduysanız sabrınız için teşekkür ediyorum... yeniden görüşmek üzere...❤


















6 Haziran 2017 Salı

Stampa çeşitleri








"Stamper" olan ismi bizim aramzda "stampa" olarak kullanılıyor yaygın olarak. Baskı aparatı olarak da rastlayabilirsiniz.
Desenlerin yer aldığı metal veya akrilik plakalardan deseni alıp uygulamamızı sağlıyor bu aparat. Tabi bir de çeşitleri var...
1. Çift Taraflı Stampa : Aldığım ilk stampa. 5 plaka+ 1 stampa + 1 sıyırıcı 6 liraya almıştım internette hediyelik satan bir siteden.Oldukça sert yapılı bir stampa. Büyük ve küçük olmak üzere iki silikon başlığı var. Elinizde varsa değerlendirin iş görür amaa yeni alacaksanız önermem çok şart değil😏 Ben sadece sticker yaparken kullanıyorum artık.

2. İsmini Bilmediğim Stampa : Rectagle Stamper olarak geçiyor. Bir öncekine göre daha yumuşak. Bende 6 tane var bunlardan 🙊 daha iyilerini keşfedene kadar bayıla bayıla kullandım. Sticker yaparken de kullanımı rahat oluyor. Başlığını çıkartabiliyorsunuz. Bombeli bir başlığı var kullanırken videoda gösterdiğim gibi uygulamakta fayda var.

3. Marshmellow Stamper: Yumuş yumuş görüp de harika sonuç verir diye kandığım stampa türü 😂 Plakadan deseni kusursuz alıyor ama tırnağa uygularken eksik sonuç alıyordum.  ilk başlarda hiç sonuç alamasam da şu sıralar biraz aramız düzeldi sanırım alışıyoruz birbirimize. Silikon kısmı çıkarılabiliyor rahatça stickerlarınızı boyayabiliyorsunuz. Çok önermiyorum yine de...

4. 🌟Clear Jelly Stamper : En en en bi sevdiğim. Alın aldırın. Tek bir stampanız olacaksa kesinlikle bu olmalı. Hem çok güzel deseni plakadan alıyor hem de sorunsuz bir şekilde uygulama sağlıyor. Silikon kısmı çıkabiliyor. Şeffaf ve üstü açık olduğu için uygulama yaparken tırnağınızı görebiliyorsunuz böylece deseni yerleştirmek daha kolay oluyor. @ojeli_hayat sayfasından aldım ben. Siz de güvenebilirsiniz...

5. Rectangular Jelly Stamper: İsmini bilmediğim stampanın şeffaf olanıydı bu da 🙈 Sordum soruşturdum öğrendm 👆 silikon kısmı yumuş yumuş ve kullanımı gayet rahat. Uzun yıllar bunun normal olanını kullandığım için o kavisli duruma alışkınım kullanma zorluğu yaşamadm. Plakadan deseni alıp tırnağa uygulama başarısı da süper 👍  clear jellye göre tek dezavantajı uygularken yukardan net görememek. Onun dışında performansları aynı.

6. Born Pretty Xl Clear Jelly Stamper: 4cm çapı olduğu için büyük desenler ve uzun tırnaklar için ideal. Ayrıca kısa boylu olduğu için sticker yaparken de kolaylık sağlıyor. Stamper ekibimin en yeni üyesi olduğu için performansı için şimdilik fazla birşey söyleyemem. Born Prettyden satın almak isterseniz item id 👉 #39374
💎
Ürün satışı yapmıyorum biliyorsunuz. O nedenle fiyat bilgisi vermedim. Googleda rahatça aramanız için ingilizce isimlerine yer verdim. İnstagram üzerinden ya da aliexpressten temin edebilirsiniz. 💕💕
Yurtdışından takip edenler için Born Pretty indirim kodumu buraya bırakıyorum dilerseniz kullanabilirsiniz 😊
BornPrettyStore 10% Off code " MADKX31"
Türkiye'den takip edip Born Pretty almak isteyen olursa  Aliexpresste bulabilirsiniz 😇

30 Mayıs 2017 Salı

FARMASİ BB KREM VE CC KREM İNCELEMESİ


Merhabaa.. Bir başka beklenen yazı ile karşınızdayımm.. Bu yazıyı yazmama vesile olan beni farmasinin bu en çok merak ettiğim ürünleriyle tanıştıran @farmasiiciniz e çok teşekkür ediyorum. Güvenle alışveriş yapabilirsiniz kendisinden. Şimdi buyrun ürünler hakkındaki ilk düşüncelerime... Elimdeki ürünler bitince yazıyı güncelleyeceğim.. Kalıcılık vs fikrimi o zaman paylaşırım...







FARMASİ CC KREM



Renk olarak benim ten rengimden koyu birazcık. Bendeki renk "light to medium"  Ben genelde sarı alttonlu ürünler kullanıyorum o nedenle tam uymadı bana ama diğer ürünlerle destekleyince görünümü kötü olmadı. Bana göre oldukça hafif yapılı bir ürün. Kolay dağılıyor renk eşitleme vaadini gerçekleştiriyor. Kapatıcılığı azdan ortaya doğru diyebilirim. Sağlıklı bir görünüm için tercih edebilirsiniz. 


FARMASİ BB KREM

Tıpkı CC Krem gibi benim ten rengime göre koyu kaldı ama kapatıcılığına hayran kaldım. Fotoğrafın fazla söz bırakmadığını düşünüyorum.  


LOREAL SAF KİL DETOKS MASKE


Herkese merhabaa... İnstagram storyde yüzümde görüp çokça sorduğunuz maskem Lorealin yeni maskelerinden yeşil kutulu olan saf kil maskesi. Detoks etkili olduğunu ve arındırma vaadettiğini söylüyor. Ben avonun fondöten fırçasıyla ince bir tabaka halinde uyguladım...



Kurumaya başladıkça açık gri oluyor rengi. Normalde kil maskeleri cildi epey bir kurutup geriyor ama bu maskede ben aşırı gerilme yaşamadım. Nem kaybı hissettirmedi bana. Yaklaşık 10 dk kadar kaldı yüzümde. Kuru hali de sert değildi cildimin yumuşaklığı maskeliyken bile hissediliyordu. Maskelerin kokusu benim için önemli bir konu alerjim olduğu için her ürünü kullanamıyorum. Kokudan yana herhangi bir problem yaşamadım. Yıkadıktan sonra cildim inanılmaz parladı ve arındığını temizlendiğini gözlemleyebildim. Sağlıklı bir parlaklık kazandı. Ürünü bitirince yazımı güncelleyeceğim... 
Gratis indirimlerinde veya herhangi bir yerin kozmetik indiriminde loreal ürünleri uygun fiyatlara geliyor bencer şans verebilirsiniz. Kullananlardan yorumlarını bekliyorum.. Sevgiler...

Kullandığım Top Coat ve Oje Kurutucular

Sizlere çok keyifli bir yazı hazırladım ❤ şimdiye kadar ojelerin kalıcılığı ile ilgili yorum yapmamam mutlaka dikkatinizi çekmiştir. Sebebi işte bunlar... Bütün ojelerimin üzerine top coat kullandığım için ve ojelerin kalıcılık süresini etkilediği için ojelerin kalıcılığı ile ilgili yorum yapmaktan kaçınıyorum. Hadi kullandığım ürünleri beraber inceleyelim...






1. Revlon Quick Dry Top Coat: İnce yapılı bir cila. Seve seve hatta bayıla bayıla bitirdim sonuna kadar. Daha önce de birçok kez favorilerim arasında paylaştım. Hem kurutma konusunda iyi hem de ojenin kalıcılığını artırıyor. Ben düz ojelerimle kullanmayı tercih ettim.15 lira civarı sanıyorum indirimsiz fiyatı. Watsonslarda bulabilirsiniz...
.
.
.
 2.Golden Rose Quick Dry Top Coat: Bıkmadan usanmadan alıp stokladığım bir top coat. Yoğun kıvamlı jel görünüm sağlayan bir cila. Fotoda kırmızımsı görünen sadece kırmızı bordo ojelere kullandığım şişe diğeriyse normal ojelere kullandığım şişe. Bitirdiğim şişe sayısı 10u geçmiştir gönül rahatlığıyla öneririm. Yastık yorgan izlerinden bıktıysanız jel yapılı ürünleri ertesi gün bile sürseniz o yastık izlerini azaltıyor. @goldenroseofficial
.
.
.

3. Deborah Plumping Effect Top Coat: Kalıcılık sağlama konusunda çok başarılı silerken zorlanıyorsunuz. Ben özellikle nailartlarımın üzerine kullanmayı tercih ettim çünkü özellikle akrilik çalışmalarımda boyamayı dağıtmadı. 1 seneden fazla kullandm. Jel yapılı yoğun kıvamlı bir ürün. Güncel fiyatını bilmiyorum. .
.
.




4. Kalyon Oje Kurutucu Sprey: Kullanım açısından çok pratik ve kurutma konusunda çok başarılı. Benim etlerimi birazcık sertleştirdi o yüzden sprey ürünleri sevmiyorum normalde. Ama oje kurutma vaadini sonuna kadar yerine getiriyor. Bitirene kadar kullandım. .
.
5. Avon Oje Kurutucu Sprey: Yeni kullanmaya başladım ilerleyen günlerdedaha kesin bilgi veririm. Şimdilik memnunum etlerimi kurutmadı. @avonblogger hesabından temin edebilirsiniz.. .
6.Poshe Oje Kurutucu: @makyajsaati nden indirimli fiyata alma şansım olunca kaptım  ince yapılı ve ojelerin kalıcılığını artırma konusunda çok iyi. Nailart üzerinde denemedim düz ojelerle tercih ediyorum. .
.
.
.
7. Flormar UV Top Coat: Son zamanlarda nailartlarımın üzerine favori top coatım. Kıvamı orta diyebilirim ne çok ince yapılı ne de çok yoğun. 4.5 liraydı fiyatı yanılmıyorsam. Stickerların üzerine va dağılma korkusu yaşamadan kullanabilirsiniz. @flormarturkiye
.
.
.
.
.

30 Nisan 2017 Pazar

BUOJELERİGORMELİSİN 30 NİSAN ÇEKİLİŞ LİSTESİ

Herhangi bir aksaklık olmasını istemediğim için listeyi elde hazırladım tek tek isimleri kontrol ederek yazdım  lütfen açıklamalarımı sonuna kadar okuyun 🙏 katılım şartları oldukça net bir şekilde yazılıydı. Eksik olanlar listede yok. Her yorumda iki kişinin etiketlenmesini istedim buna rağmen tek kişi etiketleyen çok kişi oldu. İlk paylaştığımda tek etiketleyen kişilerin 2 yorumunu 1 yorum olarak kabul edip ekledim sonra açıklama kısmına daha net bir şekilde ifade ettim ancak açıklama kısmını daha net bir şekilde yazdıktan sonra hala yapmaya devam edenleri dahil etmedim. 
Siyah yazılı olanlar👉 normal katılımlar
Mavi yazılı olanlar👉 blogumu takip edip kullanıcı adını belirtenlere +2 hak
Yeşil yazılı olanlar 👉 snapchatten takip edip 👻 emojisi kullananlar +2 hak  (snapchat toplamda size yalnızca 2 hak kazandırdı) 
Sarı işaretler👉 beni takip edenler 
Takip ettiği halde isminin yanında " + " olmayanlar bana 20:00 a kadar ulaşsın lütfen.
Canlı yayında random.org ile kazananı belirleyeceğim.

bazı kullanıcı isimlerinde yazarken ufak tefek hatalar yapmışım ama o en çok beni zorladı inanın, sizi veya kazanma şansınızı etkilemiyor ☺






































BOL ŞANS ❤




















26 Nisan 2017 Çarşamba

Çilekli Magnolia Tarifi🍓


Herkese  merhabaa... Bir süredir tarif paylaşmamıştım sizinle... Snapchatte bu tarifi yaparken o kadar çok ekran görüntüsü alındı ki ben de tazesiyle paylaşayım istedim...
Çok kısa sürede hazırlayabileceğiniz çok pratik bir tarif. Birkaç yerden aldığım tarifleri elimdeki malzemelere göre uyarlayarak hazırladım ben 😊 
Gelelim malzemelere...


Muhallebisi için:
💎 2 yumurta sarısı
💎2 yemek kaşığı un 
💎 2 yemek kaşığı nişasta ( mısır nişastası kullandım) 
💎 1 su bardağı toz şeker
💎 1 litre süt 
💎 1 paket sıvı krema ( 200ml)
💎 2 paket şekerli vanilin


Yapılışı: 
Un , nişasta, şeker, yumurta ve sütü topaklanmayacak şekilde iyice çırparak ocağa koyuyoruz. Kıvamı yoğunlaşıncaya kadar kaynatıyoruz. Daha sonra ocaktan alıp vanilyaları ekliyoruz. Soğuturken çırpmakta fayda var çünkü soğudukça üstü kabuklaşmaya başlayacaktır bunu istemeyiz✋
Muhallebimiz soğuyunca içine kremamızı ekleyip mikserle iyice çırpıyoruz... Şimdi tatlımızın diğer kısmına geçelim...
Petibör bisküviyi elinizde ufalayın. Yulafli bisküvi veya cici bebe de tercih edebilirsiniz... Ben bardaklarda servia yapmayı tercih ettim ve ufaladığım bisküvileri  bardakların dibine koydum...👇👇👇



Çilekleri fotoğraftaki gibi iki farklı şekilde doğradım. Bir kısmını kenar süsü olarak kullandm bir kısmını ise küp küp doğrayıp ara katlarda ve en üstte süsleme olarak kullandım.  Bisküvilerin üzerine biraz muhallebi koydum ki çilekleri dizdiğimde tutsun 👇


 Muhallebinin üzerine bisküvi kırıntılarından ve küp çileklerden koyup bir daha muhallebi koydum aynı işlemi bir kez daha tekrarlayıp tekrar muhallebi koydum ve en üstte de yine bisküvi ve küp çileklerimi koydum.. Dilerseniz çikolata sosu da kullanabilirsiniz içine muz da koyabilirsiniz. Ben çikolatalı rulokat koydum 😇👇



İnanılmaz hafif bir bahar tatlısı oldu. Ben çok tatlı sevmediğim halde baymadan bitirdim 🙈 isteğe bağlı toz fıstık veya file badem,fındık ile süsleyebilirsiniz... Umarım beğenirsiniz...
  

AFİYET OLSUNN 🍓🍓🍓💕💕

15 Nisan 2017 Cumartesi

AYAK BAKIM ÖNERİLERİ


Herkese merhabalar.... Bu yazıyı uzun zaman önce yazdık ama teknik bir aksaklıktan dolayı hazırladığım fotoğraflar gitti. Bekletmemek adına yazılarak paylaşıyorum daha sonra fotoğrafları ekleyeceğim.
Ben pedikür yaparken etlerimi kesmeyi pek tercih etmiyorum ama bu elbette bakım yapmadığım anlamına gelmiyor. Bu yazımda size evdeki malzemelerle yapabileceğiniz 3 tane tariften bahsedeceğim. Benim ayaklarıma uyguladığım bakımlar bunlardan ibaret :)

1.  Hepimiz topuklardaki çatlaklardan muzdaribiz. Pedikür yaptıran da yaptırmayanlar da mutlaka ponza taşı veya benzer bir şeyle ölü derilerden kurtulmayı tercih ediyoruz. Genelde banyo sırasında ayaklarımız yumuşadıktan sonra veya kuaförde uzunca bir süre sıcak suda yumuşattıktan sonra bu işlemi yapıyoruz. Benim vereceğim bu tarif ölü derilerden daha kolay kurtulmamız için...


İçine ayaklarımızı koyup bekletebileceğimiz bir kaba ılık sütümüzü koyuyoruz ve içerisine salatalık rendeliyoruz... Sıcak su yerine ayaklarımızı bu karışımın içerisinde bekletiyoruz. Salatalık ve sütteki asit ölü derileri daha kolay atmamıza yardımcı oluyor.10 dk bile yeterli oluyor. Ayaklarımızı içinden  çıkarıp kuruladıktan sonra elinizle ovduğunuzda bile ölü derilerin ne kadar kolay çıktığını göreceksiniz. cildinizi tahriş etmeden tercih ettiğiniz yöntemle ölü derilerden kurtulabilirsiniz. İlgili resim
2. Bu yöntem ise tırnaklarımızı beyazlatmak için bir öneri. sadece ayaklarımıza değil ellerimiz için de kullanabiliriz.  Gerekli olan malzemeler ise yine süt, yaş maya ve birazcık toz şeker...
Bunu herhangi bir yerde okumadım kendi deneyimlerimle keşfettim etkisini farkedince araştırdım ve zaten kullanılan bir şey olduğunu gördüm. 
ılık süt hazırlıyoruz içine bir paket yaş maya koyuyoruz ve onu aktive etmesi için birazck toz şeker koyuyoruz. sütün çok sıcak olmamasına dikkat edin lütfen. bir önceki tarifteki gibi içinde tırnaklarımızı 15-20 dk bekletiyoruz. beyazlatma etkisini gösteriyor. Yaş maya aynı zamanda mantar tedavisinde de kullanılan bir yöntemmiş. Söylenenlere göre her gün düzenli olarak mayalı suda bekletmek mantarı ciddi ölçüde azaltıyormuş. Denemediğim için kesin bilgi veremiyorum ama mantar problemi yaşıyorsanız bunu bir araştırmanızı öneririm

3. Son önerim ise bir peeling. Bunu elinize, ayaklarınıza hatta tüm vücudunuza kullanabilirsiniz  ben denedim ve hep memnun kaldım. Daha önce instagram hikayemde ve snapchatte bahsettiğim çok pratik bir tarif. lazım olan şeyler yalnızca krem ve toz şeker. Kullandığınız herhangi bir kreme toz şeker koyarak onu peeling olarak kullanabilirsiniz. ❤

Umarım yazıda faydalı bir şeyler bulmuşsunuzdur.. Yeniden görüşmek üzere ❤

KAYISI (ÇEKİRDEĞİ ) YAĞI VE ETKİLERİ






Herkese merhabalar... Son zamanlarda en çok cevapladığım kayısı yağını ne için kullanıyorsun sorusuna kalıcı ve net bir cevap olması adına bu yazıyı hazırlıyorum sizlere. Umarım sorularınızı yeteri kadar cevaplamış olurum... 
Kayısı yağı ile instagram ve snapchatten takip ettiğim @blogebrug Ebru sayesinde oldu. Onun kayısı yağını kullandığını görünce ben de denemek istedim. Aslında çok daha öncesinde kullandığım karışımlarda vardı hep ama tek kullanmamıştım. Ailem özellikle babam doğal yağlardan faydalanmayı çok sever her çeşit yağımız en organiğinden mevcuttur ☺☺ Hemen gidip dolabı kurcaladım tabi bir baktımm evde kayısı çekirdeği yağı var annem demez mi baban cildine ve ellerine kullanıyor diye. Ebru dan önce anne baba sözü dinleseymişim keşke ☺ şaka bir yana ben 7 sene Ankara da yaşayınca evden uzak kaldım biraz haliyle... 
Lafı fazla uzatmadan gelelim fasulyenin.. şey pardon kayısı yağının Tırnak için faydalarına ☺ (soru cevap şeklinde açıklayacağım) 

NEDEN KAYISI - KAYISI ÇEKİRDEĞİ YAĞI?

İçeriğinde A, D, K, E vitaminleri bulunur. 
 Tırnak için bizim ihtiyacımız olan en önemli şey E vitamini... Tırnak bakım yağı hazırlarken 
E vitamini içermesine dikkat edin lütfen. Kayısı yağı da kayısı çekirdeği yağı da bu ihtiyacımızı sağlıyor.

KAYISI YAĞI NE İŞE YARIYOR?

Tırnaklarımız neme ihtiyacı arttığında bize kuruyarak, kırılıp, soyularak bize küçük uyarılar veriyor aslında bizim bu sinyalleri alıp tırnağımızın ihtiyacını karşılamamız lazım ki tırnaklarımız sağlıklı bir şekilde uzayabilsin. 
Kayısı yağını düzenli kullanmak tırnağımıza ihtiyacı olan nemi sağlıyor. Nem ihtiyacı karşılanan tırnaklarımızın esnekliği artıyor. Sağlıklı ve parlak bir görünüme kavuşuyor. Kırılıp soyulmayan tırnaklar da hem daha hızlı hem de daha sağlam bir şekilde uzuyor.Burada özellikle belirtmeliyim ki kullanmayı bırakırsanız tırnaklarınız nemini kaybetmeye başlayınca soyulmalar kırılmalar yeniden başlayacaktır. Lütfen ürünlerden mucizeler beklemeyelim. En önemli nokta bütün bu bakımları alışkanlık haline getirip düzenli kullanmak. 

KAYISI YAĞINI NASIL MUHAFAZA EDİYORUM?
Ben kayısı çekirdeği yağımı boş temiz bir oje şişesine koyarak kullanıyorum. eski bitmiş bir ojenizin şişesini içine aseton koyup temizleyerek siz de yağlarınız için kullanabilirsiniz veya yağ şişesinin içine kulak çöpü batırarak kullanabilirsiniz. Bozulmaya başlayan kayısı yağının rengi açılacak ve kokusu ağırlaşacaktır. 

KAYISI YAĞINI KAÇ GÜNDE BİR SÜRMELİYİM?

Tırnaklarımın o anki durumlarına göre kullanım sıklığım değişiklik gösterse de her gün sürmeye özen gösteriyorum. Yağlı hisse karşı hassasiyetiniz varsa en kötü ihtimalle yatmadan önce sürüp sabaha kadar bekletseniz tırnaklarınızdaki farkı göreceksiniz zaten. Fakat birkaç günde bir sürmenizin bence bir faydası olmayacaktır bu şekilde kullanıp da sonuç alamadığınızı düşünmeyin. Çok az bir miktarı bile yeterli oluyor azar azar tırnak etlerinize sürüp tırnak etlerine masaj yaparak yedirirseniz en fazla 10-15 dk yağlı kalacaklar çok fazla bir şey kaybettirmez size ❤ VE lütfen ne zaman yıkayayım diye sormayın. yıkamanıza gerek yok bırakın tırnaklarımız çekebildiği kadar çeksin onu. Zaten gün içinde defalarca suyla temas ederek tırnaklarımızı yıpratıyoruz bu kadarını hakediyorlar.

ÖNCE KALYONU MU SÜREYİM YAĞI MI? 
OJELİYKEN SÜRSEM OLUR MU?

Tırnaklarımız yağlıyken sürdüğümüz ojeler veya cila yapılı bakım ürünleri tutmaz. Tırnak yüzeyinin temiz ve kuru olması önemlidir, Bu nedenle önce Kalyon Tırnak güçlendiricimizi sürüyoruz kuruduktan sonra yağımızı tırnak diplerimize sürerek tırnak etlerimizi ovarak yediriyoruz. Aynısı ojeli tırnaklarımız için de geçerli. Ojemiz kuru olduğu sürece ojeliyken sürmemizde bir sakınca yok tırnak diplerinden gerekli olan kısmı çekecektir tırnaklarımız.


NEREDEN ALABİLİRİM ?FİYATI NASIL?









Kayısı yağını A101 lerde 3,95 fiyata , Gratislerde 8.90 a bulabilirsiniz. Ben kullandığım markayı yan tarafa ekliyorumm. O da 10 lira civarı. Aktarlardan internet sitelerinden de temin edebilirsiniz.







UMARIM FAYDALI OLMUŞTUR BAŞKA YAZILARDA GÖRÜŞMEK ÜZERE ❤


10 Şubat 2017 Cuma

FARMASİ REFRESHING PEEL OFF MASK







Merhabalar... Bu kez bir cilt bakım ürünü ile karşınızdayım. Paylaşılmayı bekleyen bu şekilde bir sürü yazım var o nedenle yazımı okuduktan sonra fikirlerinizi benimle paylaşırsanız çok sevinirimm.. 
Farmasi uzun zamandır ürün yorumlarını okuduğum fakat henüz almadığım bir markaydı. Özellikle çay ağacı özlü seri ile aynısefa özlü serisi en çok merak ettiğim ürünleriydi. İnstagramda @farmasizinle sayfası sayesinde Farmasi'nin birkaç ürünü ile tanışma şansım oldu ve gelir gelmez kullanmaya başladım. Bu yazı ilk izlenimlerimden bahsedeceğim bir yazı olacak. Ürünü bitirince yazıyı güncelleyeceğim.
İlk olarak ürünün vaatleri :
* Ciltte derinlemesine temizlik sağlamak 
* Siyah noktaların oluşumunu azaltmak 
* Geliştirilmiş formülü ile cildin yenilenmesini ve nemlenmesini sağlamak 
Peki benim izlenimlerim?
Kıvamı klasik soyulabilen maske kıvamı kokusu ise çok ferah misler gibi lime limon kokusu. Sürdüğünüz andan itibaren buz gibi bir his kaplıyor yüzünüzü. Renksiz şeffaf bir ürün. İlk kullanımda tüm yüzüme uyguladım. Eğer yüzünüzde minik sarı tüyleriniz varsa tüylerinizi alma ihtimali yüksek o nedenle siz sadece belli bölgelere uygulamayı tercih edebilirsiniz. Sonraki kullanımlarımda ben sadece burnumun üzerine ve yanaklarıma doğru gözeneklerimin yoğun ve belirgin olduğu bölgelere uyguladım. Yaklaşık yarım saati buluyor tamamen kuruması. Ürünün üzerinde de 25-30 dk bekleyin yazıyor zaten. Elimle kuruyup kurumadığını kontrol ettikten sonra kuruyan maskemi yavaşça çıkarttım. 
Maskeyi özellikle banyodan çıkınca uygulamayı tercih ettim çünkü banyoda buharın etkisiyle iyice gözeneklerim açılmış oluyorlar maskeler daha iyi sonuç veriyor. İlk uyguladığımda yüzümün bebek poposu gibi yumuşacık ve pürüzsüz his bırakması dışında etkisini görmedim yalan yok :) ama sonraki uygulamalarımda soyduğum maskeye dönüp bir bakayım istedim :D ve baya etkili ve güçlü olduğunu farkettim. O yüzden kullanmaya ve gözlemlemeye tam gaz devam💪 Bundan önce Himalaya markasının soyulan maskesini kullanmıştım. Onunla kıyaslayınca bu maske epey bir fark atıyor bilginiz olsun 👍 Eğer siz de kullandıysanız ürün hakkındaki yorumlarınızı ya da başka memnun kaldığınız "bunu da dene "dediğiniz ürün varsa onları yorum olarak bırakabilirsiniz 💖

17 Ocak 2017 Salı

YAMUNA LATEX KORSE





YAMUNA LATEX KORSE 


Uzunca bir aradan sonra herkese yeniden merhaba :) Bir süredir yazı yazacak enerjiyi kendimde bulamıyordum ama geri döndüm ve güzel yazılar hazırladım size. İlk olarak sayfama gelen DMlerin ağırlıklı konusu YAMUNA KORSE yazısı ile karşınızdayım. Gelen her mesaja geri döndüm soruları not aldım ve bu şekilde kalıcı bir cevap olsun ki herkese aynı net cevabı verebileyim istedim. Ç Eksik gördüğünüz yerleri, cevabını bulamadığınız soruları yorum olarak bırakırsanız gördükçe güncelleme yaparım...Çayınızı kurabiyenizi alın arkanıza yaslanın :) Keyifli okumalar dilerim :*

Bundan neredeyse 7-8  ay kadar önce instagramda reklamlarına rastladım Yamuna Korsenin. takibe aldım bir süre paylaşımlarını gözlemledim. Açıkçası hadi diyerek anında verilecek bir fiyatı yok 200 lira gibi bir fiyatı var. O yüzden insan emin olmak istiyor. Bir süre sonra takip ettiğim iki bloggerda korseye rastladım onların sonuç almasını bekledim biraz daha. Sonra da tabi ki sorularımla başlarını şişirdim :D En nihayetinde almaya karar verdim. Pahalı olduğunu düşündüğüm ürünlerde kapıda ödemeyi tercih ediyorum o nedenle yine öyle tercih ettim.  

PEKİ DOĞRU BEDENİ BULMAK İÇİN ÖLÇÜMÜZÜ NASIL ALIYORUZ?

Yamuna Korsenin tarif ettiği şekilde göbek deliğimin 3 parmak yukarısından ölçüm yaptım 68 cm çıktı. İnternet sayfalarındaki tablodan ölçüme uygun bedenin S beden olduğunu gördüm ve bu şekilde sipariş verdim. Beden konusunda endişem vardı çünkü Göbek deliğimin birkaç parmak altı yani simit bölgesi dediğimiz kısım 
 cm ve ciddi ölçü farkı olduğundan kapanır mı korse emin olamadım. Üstüm vücut yapıma göre ince olduğu için bu ölçüm ne kadar sağlıklı olur bilemedim fakat endişelerim yersizmiş. 



Korsem,bayram dönemine denk geldiği için kargonun azizliğine uğradığı için teslimat hızıyla ilgili yorum yapmam doğru değil. 
Gelir gelmez hemen taktım tabi ki. İlk 3 gün tam bir işkenceydi benim için :D

22.09.2016 tarihli foto korsem geldiğinde ilk taktığım zamanki halim. Üçüncü kopça ile başladım ama ne başlamak.. Resmen kaskatı kesildim. Otursam oturamıyorum , kalksam kalkamıyorm; nasıl geçecek bunla zaman , nasıl insan içine çıkacağım diye düşünmeye başlıyorsunuz... İlk başta bu gayet normal çünkü korse ile vücudunuzun birbirine alışma süresi var. Takarken de birinden yardım alabilirsiniz. Ben üstten başlayarak aşağıya doğru taktım kopçaları. İlk taktığınızda bile size öyle iyi hissettiriyor ki aynadaki görüntünüz. Hiç incelmesem de takınca böyle görünsem yeter diyorsunuz. Ben sadece korseyle yiyip içip oturarak inceleceğime inanmıyordum o yüzden ilk 1 hafta yürüyüşle destekledim. Sonra bacağımı sakatlayınca yalan oldu yürüyüşler de :/ 2 haftanın sonunda ikinci kopçaya düştüm bile.




 Sabahları kahvaltıdan önce korsemi takıp akşam yemeğinden sonrasına kadar düzenli kullandım korsemi. Dışarı çıkarken kullanmadım ilk zamanlar çünkü üst kısmımda taşmalar oldu bu da beni askılı model almadığıma pişman etti. Dışarı çıktığım günlerde eve gelince yine takmaya devam ettim günlük kullanımımı en az 6 saate tamamlamaya dikkat ettim.  1 ay sonunda elde ettiğim sonucu aşağıda bulabilirsiniz. (fotoğrafların hepsi sabah aç karnına çekilmiştir)


HERHANGİ BİR DİYET YAPTINIZ MI? 

Hayır herhangi bir diyet uygulamadım. Çok iştahlı biri değilimdir ama yediğim zaman da damak zevkimden ödün vermek istemem o nedenle yemek konusunda kısıtlamaya pek gelemiyorum. Hayatımın hiçbir döneminde diyet yapmadım belki yapabilsem çoktan istediğim kiloya ulaşırdım.Korse zaten kullanım esnasında sizi sıktığı için çok yemenize izin vermiyor. Öğünlerim küçüldü ama daha sık yemeye başladım. Zaten az ama sık yemek sağlık açısından daha iyi. Ben acıkınca yiyenlerdendim öncesinde  :)

KIYAFETİN ALTINDAN BELLİ OLUYOR MU?


SİZCE? :) 


PEKİ MİDEYE ZARAR VERMİYOR MU?

Bana ekstra bir zararı olmadı çünkü halihazırda zaten gastrit ve reflü olmak üzere mide rahatsızlığı yaşayan biriyim. Korse midenize baskı yapıyor ve bu rahatsız ediyor kimi zaman. Ben bu duruma kopçaları gevşeterek çözüm buldum. Esas amacım simit bölgemde incelme yakalamaktı o nedenle o kısım en son kopçada en sıkı halinde iken üst kısmı daha gevşek olacak şekilde kullandım böylece mideme baskı azaldı daha rahat bir kullanım oldu.


BANA NASIL FAYDA SAĞLADI?

1. Bel ölçüm 68 cm iken 67 cm oldu (zaten daha fazla incelmesini beklemiyordum)
2. Düşük bel pantolonlar yüzünden oluşan simit bölgesi 102cm den 96 cm e düştü ve pantolon giydğimde oluşan taşmalarım azaldı. 
3. Bel fıtığıma bağlı ağrılarım azaldı, korseyi takmadığım zamanlarda ağrılarımın devam ettiğini ama korse varken ağrılarımın olmadığını farkettim.
4.Dik durmayan biri olarak dik durmaya başladım korse yokken bile varmış gibi dik durur oldum
5.Benim için en iyi yanı birçok kadının ortak sorunu olan adet sancılarını en aza indirmesi oldu. Kendi sayfalarında böyle bir yoruma rastlamazsınız bu benden bonus olsun :)

CAN ALICI NOKTA ! KAÇ KİLO VERDİN?

Öhömm... Şeyy... ilk fotoda 56 kiloydum. son fotoda ise 58 🙊 evet kullanmaya başladıktan sonra 2 kilo aldım ama inceldikten sonra kimin umrunda...

ZARARLI OLDUĞU HER YERDE SÖYLENİYOR NEDEN ISRARLA ÖNERİYORSUN??

Kime göre, neye göre zararlı... Kullanırken ayarını dikkatli yapmak önemli. Kendi vücudunuza , verdiği tepkiye göre kullanım şeklinizi ve düzeninizi en doğru şekilde ayarlayın.Unutmayalım ki her güzel şeyin fazlası zararlıdır. Abur cuburların, Çikolatanın, AŞKın...💗

Oturduğunuz yerden diyet yapmadan ,kılınızı kıpırdatmadan böyle güzel ve kalıcı sonuç elde etmenin başka yolunu biliyorsanız önerilere her zaman açığım :)


Buraya kadar sabırla okuduysanız kalpten teşekkürlerimi iletiyorum 💓 Görüş ve sorularınızı yorumlara bekliyorum... xoxo

Yamuna Korsenin online satış sayfası için tık tık

İnstagram sayfaları için tık tık